1 Ocak 2011 Cumartesi

Herhangi bir yerde

Bahsimiz Somewhere...

Coppola kızı Sofia'nın yönettiği Somewhere heyecanla karışık bir beklentiyle izlemeye başladığım bir film(di). Hem Stephen Dorff'un varlığı (kendisi oyuncu olarak çok bir şey ifade etmese de bana, görüntü olarak perdeyi süslemesini özlemiştim) hem de Sofia Coppola'nın Lost In Translation(vari) havası filmi beklememdeki önemli etkenler. Birinci etken fazlasıyla ciddiyetsiz olsa da ikinci etken fazlasıyla ciddiydi benim için. Kadın yönetmenlerin işlerini takip etmek belki bir hemcins olarak sinemasal bir görev :)

Filmi izlemeye başladığımda müthiş bir kısır döngü havası sardı bedenimi. Hem de ilk andan itibaren. Hadi belki filmin amacı budur dedim, belki de çok başarılı olması bundan belli falan gibi zırvalarla kendimi avutmaya çalıştım ama filmin nispeten kısa süresi bile (97 dk) bu eziyeti azaltmadı. Bir filmi izlerken geçen gerçek süre yanında bir de hissedilen süreyi kabul edersek bu film çifte eziyet çektirdi bana.

Konu basit, şöhret bir baba ve on bir yaşındaki kızı... Şöhret baba aslında bir hiç'tir (kendi deyimi bu) ve varoluşuna bir mana yüklemeye çalışmaktadır. Bunu film boyunca hissediyoruz ama kendi de filmin finaline doğru (final derken bir bağlayış vs'den bahsetmiyorum, sadece filmin sonuna doğru) "ben bir hiç'im" ifadesini kullanarak anlamamışız gibi tekrarlıyor.

Benim bir filmin yavaş akmasıyla, sıradan bir şeyler anlatmasıyla, daha önce anlatılmış şeyleri tekrar etmesiyle (eğer kendisi bir bakış açısı veya yorum getiriyorsa) hiçbir problemim olmamıştır, bundan sonra da olmaz. Ama bu film hiçbir şey anlatmıyor; anlattığını sanıyorsa da ortada bir şey yok. Film hiç akmıyor diyemem çünkü bir arpa boyu bile yürümüyor. Bana kalan belki bir noktadan sonra Dorff'u izlemek ama o da bayıyor.
Filmdeki tek ironik nokta belki Dorff'un sinema personasını (öyle bir şeyi varsa) tersten kullanması. Belki şöyle demeliyim: Aslında hiç olmamış bir şeyi ona Somewhere'da yaşatması. (Müthiş bir ün ve kariyer gibi) Filmin tek becerisi bu herhalde ama o da bir izleyici olarak beni hiç ilgilendirmiyor.

Bilirsiniz, kendi bir mana ifade etmese de eğlenceli seyirlikler vardır. İlla bir şey söylemesi gerekmez, sadece eğlence görevini yerine getirir. Kendini ciddiye almayan filmlerdir bunlar. Ancak hem kendini ağırdan satan, ciddiye alan hem de böyle bir "hiç" ortaya koyan filmler hiç çekilmez. Somewhere da benim için böyle bir film.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder